Türkiye'de bir ilk olan internet üzerinden kişiye özel egzersiz programı hizmeti sunan Evinizdespor.com'un hikayesini sizinle paylaşıyorum!
Evinizdespor.com fikri nereden çıktı?
Lisedeydim. Babam sayesinde "Dreamweaver" üzerinden basit kodlar yazarak web site yapmayı öğrenmiştim. İnternetle her zaman haşır neşirdim ve paylaşım halindeydim. 2000'lerin başında, bilgisayarı olanlar hatırlar. Mynet'in kişisel site yapma uygulaması vardı. Orada sitem vardı ve her gün aktif tutmak için içerik üretiyordum. Saçma sapan şeylerdi fakat oldukça yüksek etkileşim alıyordum.
Mynet'in ardından lise dönemlerinde blogspotu keşfettim ve blog yazmaya başladım. O sıralar başka blogları da inceliyordum ve en ilgimi çeken bloglar girişimcilik üzerine olanlardı.
Lise sona geldiğimde, bir internet projesi üretmek istedim. Bölüm olarak Marmara Üniversitesi Beden Eğitimi ve Spor Öğretmenliği bölümüne karar vermiştim ve internet projem de sporla ilgili olmalıydı.
Düşündüm taşındım ve evlere spor hocası gönderen bir site geldi. İsmi de "Evinizdespor.com" idi. Babamın kredi kartını aldım ve domaini hemen satın aldım.
Fakat proje üniversiteye geçtikten sonra 1 yıl bekledi. 2012'de siteyi Dreamweaver üzerinden faaliyete geçirdim. Site şöyle görünüyordu:
Sol tarafta "Fırsat Paketlerimiz" bölümünde 3 tane branş var. Karate derslerini ben verecektim. Masaj dersinden 100 almıştım. Masaj da yapacaktım. Beceri ve Oyun işi ise tamamen ablam Damla SEZGİN (O zaman ALIMCI idi)'in eline bakıyordu.
Siteyi açtıktan sonra özel ders teklifleri gelmişti. Masaj seansı hiç almamıştım ben de dostum Şafak KUTLU'yu arayıp eve davet ettim ve ona masaj yaptım...
Siteyi açtıktan 2 ay sonra okulda, kantinde Kemal ALPASLAN'la otururken Selim Yavuz ÖZGEY yanımıza geldi. Üçümüz de Karateci'ydik, o dönem Karate'yi bırakmış durumdaydık. Ben bu fikrimi açtım, Kemal ve Selim de fikirlerini sundular ve bu işi birlikte yapabilir miyiz diye düşünürken ekip kuruldu.
Ekibimizin tüm üyeleriyle Marmara Üniversitesi'nde öğrenciydik. Bu ekipte yukarıdaki bulunmaya ablam Damla Sezgin de vardı. Sonrasında çok özel dostlukların kurulduğu bu girişim ekibi ile evinizdespor.com ilk değişimini başlatmıştık. Bu değişim şöyle olmuştu:
Yüzlerce hareket videosu çekilecek ve bir video havuzu oluşturulacak.
Videolarda hareketler ayrıntılı olarak kurgulanacak.
Site değişecek ve bunun için bir yazılımcı ile anlaşılacak.
İlk Değişim Başlıyor
Yapılacak değişiklikler belirlendikten sonra hemen işlere girişilmişti. Hareket videoları için ayrıntılı bir hazırlık yapmıştık ve fiziken aramızda en iyi durumda olan Emre'yi videolarda çekmeye karar vermiştik.
Videoları çekmek için bir fotoğraf stüdyosu kiralamıştık ve ilk çekilen videoların tamamı yok olmuştu. İkinci defa tüm hareketleri çekip ilk hareket havuzumuz oluşturmuştuk.
İlk video çalışmalarımızdan bir örnek:
Web Sitesi ve İşleyiş Yenileniyor
Blogun başında bahsettiğim, benim tarafımdan yapılan ve evlere giderek spor koçluğu hizmeti verme fikrinden tamamen vazgeçmiştik ve içerisinde üyelik sistemi olan, üyelerden alınan bilgilere göre egzersiz programı oluşturup videosunu ve programının ayrıntılarını yüklediğimiz bir site olmalıydı.
Hizmetimizin işleyişi şöyleydi:
Kişi siteye üye olur.
Deneme için ya da ücretli paket alır.
Programın hazırlanması için ona mail göndeririz.
Kişi maildeki formu (google form'dan yapmıştık) doldurur.
48 saat içinde programı videosuyla birlikte hazırlayıp sitedeki profiline yükleriz.
Tesadüfen bir yakınımızın arkadaşı olan, dünya tatlısı ve uğraştığı onca projelerinin yanında biz gençlere destek olmak için zaman ayıran Yıldırım Erdemli ile tanıştık. Kendisi işimizi uygulamamızı sağlayan ve 2 yıl boyunca yüzlerce insana hizmet vereceğimiz bir sistem kurarak Evinizdespor.com'un hayata geçmesini sağlamıştı.
1 Saatte 100 Üye!
Siteyi açtığımızda 1 saat içinde 100 üyeye ulaşmıştık. İlk günden paket alan insanlar, geribildirimde bulunanlar ve bizi paylaşan insanlar sayesinde sitemiz görüntülenmeye başlamıştı ve üye sayısı gitgide artıyordu.
İlk Etkinliğimiz | Yer: Beşiktaş Yıldız Parkı | Etkinliğin Adı: Kendim için
2013 yılının Kasım ayında, yakınlarımızla birlikte sitenin tanıtımı için bir etkinlik düzenledik. Etkinliği Facebook üzerinden duyurduk. Yakın çevremizle birlikte çok keyifli bir etkinlik yaptık. Etkinliğimize Facebook üzerinden gelmek isteyip, Yıldız Parkı'nda bizi bulamayıp geri dönen bir sürü kişi de vardı. İşte o zaman anladım ki "Hadi yapalım insanlar gelsin!" diyince olmuyor. Etkinlik anında telefonuma bakıp insanların "Geldik sizi bulamıyoruz!" mesajlarını görünce o an bir arkadaşımızı Yıldız Parkı'nın girişine göndersek de birçok kişi katılım sağlayamamıştı. Öğrendim ki, yaptığım için önünü arkasını düşünmeden insanları organizasyonlara davet etmemeliyim. Şimdiki hayatımda düzenlediğim küçük ya da büyük katılımlı organizasyonları kolaylıkla idare edebilmemi sağlayan tecrübelerin çoğunu işte bu etkinlikten aldığımı söyleyebilirim...
Etkinlik çok keyifli geçmişti. Gelenlere küçük plastik bir yemek kabında ellerimizle hazırladığımız salatalardan vermiştik ve bir de çekiliş yapıp 3 aylık üyelik ve Evinizdespor.com bardağı hediye etmiştik.
Bu güzel etkinliğin ardından "Biz neden evinizdespor.com'un marka adını tescillemiyoruz?" fikri gelmişti. İsmimizi, markamızı tescilleyip kopyalanmasını önlemek istemiştik. Haklı olarak. Çünkü o zamanlar bazı web sitele türemişti ve bizim adımıza yakın isimlerle siteler açıp neredeyse aynı hizmeti de onlar vermeye başlamıştı.
Markamızı tescillemek için başvuru yaptık ve 2 yıl sonra başvurumuz kabul edilmişti.
Şimdi sırada REK-LAM-LAR!
2013 yılı itibariyle, siteyi duyurmaya karar vermiştik. Bunun için kolları sıvadım ve videolar çekmeye karar verdim. İşte o videolardan birkaçı...
Bu videoları, internette insanlar "evde spor" kelimeleriyle arattığında bizi bulsunlar ve halihazırdaki üyelerimiz sitenin aktif bir şekilde çalıştığını bilsinler diye hazırlamıştım. Videolarda oynayan tüm arkadaşlarıma ve o zamanki sevgilim şimdiki sevgilim+eşim Derya Bilir Alımcı'ya çooooook teşekkür ederim :)
Ha unutmadan, bir de televizyon programına çıkmıştım! Az kalsın ünlü bile oluyordum...
Youtube Kanalındaki Yükselişimiz
2014 yılı gelmişti. Üniversiteden mezun olmuştuk. O zaman İstanbul'daydım ve aklım o zaman için atanıp öğretmen olmak yoktu. Kendi işlerimi yürütürken aynı evinizdespor.com'u bir düzene sokma fikrini hala koruyordum.
Youtube'a videolar hazırlamaya başladım. Çektiğimiz hareket videolarını yenileyip kullanıcının egzersizi daha iyi anlayacağı hale getirmiştik. Ben de bu videolardan egzersiz programları hazırlayıp Youtube kanalımıza yüklemeye başlamıştım.
Zamanla çok yüksek izlenmelere ulaşmıştık. 750.000'i geçen izlenmeler, abone sayımız 200'lerden 3000'lere kadar çıkmıştı. Hatta para kazanmaya bile başlamıştık.
Fakat site beni çok yormaya başlamıştı. Çünkü bir üyenin programının hazırlanması 1 saate yakın zaman alıyordu. Buna ek olarak şu işlerin tamamını ben yapıyordum:
Haftalık Bülten
Sosyal Medya
Üye ile iletişim
Maillerin Cevaplanması
Sitenin güncellenmesi
ve daha bir sürü şey...
Evinizdespor.com'da öğrendiğim en önemli şeylerden biri, bir girişimle hobi arasındaki farktı. Ekip arkadaşlarımın kendi işleri vardı. Zamanlarının büyük bir kısmı kendi mesailerinde geçiyordu. Benim de işlerim vardı fakat evinizdespor.com'u çok benimsemiştim ve potansiyelini biliyordum. Çünkü ne zaman doğru bir hamle yapsak mutlaka karşılığını veriyordu site. Elbette ekip arkadaşlarım da işin büyüklüğünün farkındaydı fakat buna zaman ayırmakta zorlanıyorlardı. Haliyle bütün iş bana kalmıştı.
Sitenin Eksiklerini Farketmek ve Yeni Evinizdespor.com
Bir internet projesinin en önemli özelliği yazılımın sağladığı "Otomasyon"dur. Kodları yazarsın, gece gündüz site üyelerine hizmet etmeye devam eder. Fakat bir üyenin kayıt mailini bile ben gönderiyordum:
> Üye gelir.
> "Hoşgeldin" maili atılır.
> Üyenin maili haftalık mail listesine kaydedilir.
> Mesaj attıysa ona yanıt verilir.
> Paket satın aldıysa ona egzersiz programı oluşturma formu gönderilir.
> Üye formu doldurur.
> Üyenin bilgileri Emre'ye gönderilir.
> Emre egzersiz programını yazılı olarak bana gönderir.
> Ben oturur üyenin programının videolarını birleştiririm.
> Videoyu vimeo'ya yüklerim.
> Üyenin profiline programı yüklerim ve üyeye mail atarım.
Anlayacağınız biz siteyi değil, site beni programlamıştı.
Ben de oturdum ve tüm bu süreci otomatik hale nasıl getirebilirim sorusunu sordum. Yanıt gecikmedi ve etrafımdaki yazılımcılara danışmaya başladım.
Ülkemizde yetenek sorunu yok; başladığı işi bitirme ve disiplin sorunu var!
Evinizdespor.com'un egzersiz programı hazırlama hizmetini otomatik hale getirme fikri artık netleşmişti kafamda. Bir PDF dosyası hazırladım ve 8-10 tane yazılım firmasına bunu götürdüm. Bana enteresan gelen ilk şey, fiyat aralığı olmuştu. Benim projem belliydi. Ne istediğim çok net yazılıydı ve tüm yazılım firmalarıyla birebir görüşmeler de yaptım. Hepsinden ayrı fiyat aldım.
Fiyat aralığı 3000 TL ile 60.000 TL arasıydı. Bir yazılımcı "Abi bu çok kapsamlı bir iş. Bunu 3000 TL'den aşağı yapamam." diyen de oldu "Bu benim için sıradan bir iş 60.000 TL'ye yaparım anahtar teslim projeee" diyen de oldu. Ve gerçekten böyle oldu.
Fiyat öğrendikten sonraki sorum "Peki ne kadar sürede bu iş biter?" idi. Bu soruya hiçbir zaman net yanıt alamadım. Çünkü görüştüğüm bütün yazılımcılar şu tavırdaydı:
Şimdi bu öyle şu kadar zamanda biter denecek bir iş değil.
Yazılımda zaman olmaz.
Hahahha canım o öyle olmaz.
6 ay ile 2 yıl arası ama 10 aydan önce olmaz...
4 ayda anahtar teslim projeeeee. Ama 1 yıl da olabilir.
Bu saçma sapan iş disiplinlerini gördükten sonra ben de yakın dostum olan Hasan Mert ile çalışmaya başladım. Hasan Mert de bizim Superwomanimiz Kübra Tuğsal ile beni tanıştırdı. Tabi bu kadar değildik. Bir danışman abimiz bir de yaşıtımız bir arkadaş vardı.
Biz çalışmalara başladık. Süreç aynen şöyle gelişti ve bitti:
Belli bir ücret ve yazılımcı abimize de danışmanlık ücreti verilmesi olarak anlaşıldı.
Çalışmalar başladı.
Bitirilmesi gereken hiçbir iş son tarih olarak belirtilen tarihte bitirilmedi.
Tasarımın kodlarını yazması gereken abimiz bunu yapmadı. Telefonlarını açmadı ve hatta buluşma ayarladığım gün buluşmaya gelmedi. Parasını aldığı halde işi yapmadı ve en son parayı eksik olarak geri verdi ve projeden çıkarıldı.
Yaşıtımız olan arkadaş içine attığı bir durumu bana kullandı ve ben de projeden çıkardım.
Ekibimiz 3 kişiye düştü.
Hasan Mert ve Kübra üstün bir gayretle siteyi tamamladı ve site açıldı.
Böylece Türkiye'nin ilk kişiye özel egzersiz programı üreten yazılımını üretmiş olduk.
Satışlarımız başladı.
Ekibimizde sadece Kemal Alpaslan ve ben kaldık.
Evinizdespor.com süreci 26 Nisan 2019 tarihinde Kemal, ben, Hasan Mert ve Kübra'nın ortak kararı ile sonlandı. Yayınladığım mesaj da şuydu:
"Üniversitedeyken "İnsanlara internet üzerinden ulaşıp spor yapmalarını sağlayabilir miyiz?" sorusu üzerine aklıma gelen evinizdespor.com projesini 2012 yılından bu yana yürüttük. Fakat artık yürütemiyoruz ve siteyi kapatma kararı aldık.
Evinizdespor.com sayesinde girişimciliğin her boyutunu keşfettim diyebilirim.
Ekip olmak ve olamamak... Kod yazmak, tasarım yapmak, hostingler, sosyal medya yönetimi ve dahası... Şuan mesleğimde yapıp başarılı olduğum tüm girişimlerin özü evinizdespor.com sayesinde edindiğim "Ne yapmamalıyım" tecrübelerim üzerinedir.
Aslında Evinizdespor.com çok da başarısız değildi. * 2012 yılından bu yana binlerce insana egzersiz programı hazırladık.
* Bilgilerini giren kişiye 1 yıllık egzersiz programı hazırlayan bir yazılım geliştirdik.
* Tüm sosyal medyamızı kendimiz yaptık.
* 1 Milyonun üzerinde görüntülemeye sahip, milyon izlenmeleri geçen videolar içeren 8000 abonelik bir Youtube kanalı kurduk. (Youtube'dan para bile kazanmaktayız:) )
* Paket satın alanlara mektuplar gönderdik.
* Yıldız parkında etkinlik düzenledik.
* Yüzlerce video çektik.
* Yüzlerce kampanya hazırladık.
Bence her genç mutlaka bir girişimde bulunmalı. Evinizdespor.com'da öğrendiğim şeyleri hiçbir okulda öğrenemezdim. Evinizdespor sayesinde şuan yaptığım her girişim çok daha kısa sürede başarıya ulaşıyor ve süreklilik sağlayabiliyorum.
Başarısız bir girişim, hiçbir girişim yapmamaktan çok daha müthiş bir ilerlemedir. Gelecekte firmalar çalışanlarını "memurladan" değil, girişimcilerden seçecek. Artık CV'lere başarılı olsun ya da olmasın yapılan girişimler de eklenmekte. Çünkü girişimlerde bulunan insanlar sabrı, azmi, çok çalışmayı ve reddedilmeyi tatmış ve onun üstesinden gelmiş kişilerdir. Bu nedenle özellikle gençlerin girişimlerde bulunması fark yaratmalarını sağlayacak.
Kapatma nedenimize gelince, artık kişisel işlerimiz bu girişimi yürütmeye zaman bırakmadı ve biz de sitemizi kapatma kararı aldık.
Bu süreçte beraber olduğumuz herkese çok teşekkür ediyorum.
Bu süreçte bu girişime destek olan herkese teşekkür ediyorum. "
Evinizdespor.com Sürecinden Öğrendiğim 5 Ders:
Ekibindeki insanlar sadece projeyle ilgilenmelidir.
Girişimini hobi olarak değil asıl işin olarak görmelisin.
Projeye en az senin kadar inanan ve çalışan kişilerle işe koyul.
Hedeflerin net ve ölçülebilir olsun.
Asla Vazgeçme! (Evinizdespor şuanda youtube üzerinden paylaşımlarına devam ediyor.)
Şuan başardığım ne varsa bu girişimden öğrendiklerim sayesindedir. Her şey için evinizdespor tecrübesine, bu tecrübede hayatıma çıkan bütün insanlara, bana destek olan yakın ve uzak çevreme yürekten teşekkütr ediyorum.
Evinizdespor.com, insanların yükseklisansa alınmalarına, iş bulmalarına ve dahası onlarca tecübeye sebep oldu. Bu da size şunu öğretsin: "Başarısız bir girişim de olsa mutlaka girişimci olun! Gelecek girişimciliktedir! Ne kadar erken başlarsanız o kadar tecrübe kazanırsınız!"
