top of page

Çocuklarımız Pasif Gelir Kaynaklarını Öğretelim

Para kazanmak, ülkemizde en çok istenen fakat neredeyse hiçbir yerde öğretilmeyen bir beceridir. Peki ya erkenden öğretilseydi?


Öncelikle "Para Kazanmak" nedir?


Para, bir değiş tokuş aracıdır. Mal veya hizmet karşılığı değiştirilen bir araçtır. Yazar Yuval Harari'nin Homo Deus kitabında belirttiği gibi para, aynı zamanda bir antlaşmadır. "Benim ürünüm/hizmetim bu. Bunun karşılığında bana .... miktar, üzerinde devleti temsil eden simgeler ve imzalar bulunan bu kağıtları verirsen ben de sana ürünümü/hizmetimi veririm." demektir.



Para kazanmak için, insanlarla değiş-tokuş yapacağınız bir ürününüzün ya da hizmetinizin olması gerekir. Bir soruna çözüm olmanız gerekir. Örneğin bir kuruyemişçi düşünelim. Sıradan vatandaşın tarladan gidip alamayacağı kuruyemişleri, bir dükkan aracılığıyla insanlara sunar. İnsanların, kuruyemişe olan "ulaşılamazlığını" çözmüş ve bu faydalı besinleri "ulaşılabilir" hale getirmiştir. Bir fiyat karşılığında insanlar istedikleri gramajda ürünü alıp tüketir. Burada para karşılığında bir çok şey değiş-tokuş olmuştur.


Peki fiziksel olmayan şeyler için nasıl bir değiş-tokuş yapılır?


Örneğin bir üniversite diploması değiş-tokuşun en bilinen örneğidir. İnsanlar üniversite diplomasına bakarak, kişinin o meslekte uzman olduğu fikrine kapılır ve problemlerine çözüm olsun diye o kişiyi işe alır ve her ay para öder.


Örneğin bir psikolog düşünelim. Hiçbir şekilde fiziksel ürün satmadan para kazanır. Sadece düşüncesel boyutta insanların psikolojik problemlerine çözüm bulur. Burada değiştirilen şey de bilgi ve tecrübedir. İnsanların psikolojik problemleri psikoloğun verdiği fikirlerle çözülür ve kişinin yaşamı daha iyi hale gelir. Değiş-tokuş yapılan şey çözümcül fikirler ve paradır.


Para kazanmak eylemi de sınırsız bir şekilde devam eden değiş-tokuşlar sayesinde yapılır.


Peki pasif gelir nedir?


Pasif geliri tanımlamanın en iyi yolu, aktif gelirin tanımını yapıp karşılaştırma yapmaktır.


İlk olarak aktif gelir nedir?


Doğrudan harcadığınız zaman ve emek karşılığında elde ettiğiniz gelirdir. Cem Yılmaz'ın PARA-ÇOKOMEL örneğinde olduğu gibi. Parayı ver çokomeli al. Bu gelir modelinde aktif bir çalışma söz konusudur. İşinizin başında olmazsanız, para da kazanamazsınız.

  • Kuruyemişçiyseniz; dükkanı açmak zorundasınız.

  • Psikologsanız, kliniğinizde olmak zorundasınız.

  • Antrenörseniz, kulüpte olmak zorundasınız.

  • Öğretmenseniz, okulda ders vermek zorundasınız.

  • İş adamıysanız, iş yerinizde bulunmak zorundasınız.

İnsanlara çözüm üretmek, insanlara bir değer katmaktır, değer üretmektir. Aktif gelir türlerinde, ürettiğiniz değer her neyse, siz olmadan üretilmez. Bu nedenle zamanınızı ve emeğinizi kesintisiz olarak sürdürmeniz gerekir.


Pasif gelir ise; ürünlerinizi ve hizmetlerinizin kurulu bir sistemde siz olmasanız dahi insanların kullanımına ulaşarak elde edilen gelirdir. Yatırım da denebilir.



Pasif gelir türleri bundan 10 yıl öncesinde kadar oldukça sınırlıydı. Ev almak, parayı faize koymak ya da borsada uzun süreli hisse senedi alıp temettü ve kar geliri elde etmek en çok bilinen pasif gelir türleriydi. Fakat teknoloji sayesinde işler değişti. Çünkü teknoloji daha çok insana daha kolay ulaşma imkanı sağladı. Bu da insanlara daha fazla değer katma fırsatı sundu.


Şimdi aklımızda iki soru var:

  1. Pasif gelir kaynakları nelerdir?

  2. Çocuklara pasif gelir yaratmanın yollarını nasıl anlatacağız?


  1. Pasif Gelir Kaynakları Nelerdir?

Pasif geliri şöyle düşünün: Üretmek için zaman ve emek harcıyorsunuz. Sonrasında ürettiğiniz ürünün ve hizmetin insanlara ulaşması için bir sistem kuruyorsunuz. O sistem siz uyurken bile sizin insanlar için ürettiğiniz değerle size gelir kazandırıyor.

  • Kitap Yazmak (Yazarlık)

  • Evi Kiraya Vermek

  • Parayı Faize Koymak

  • İnternetten Reklam Geliri Elde Etmek

  • Borsada Uzun Vadeli Hisse Senedi Yatırımı Yapmak

  • Telif Gelirleri

  • Yazılım Yoluyla Program, Eğitim ya da Oyun Tasarlamak ve platformlar üzerinden bunların satılması yoluyla Gelir Elde Etmek

  • Dijital Ürünler ve Hizmetler Satmak

Bu örnekler çoğaltılabilir.


2. Peki biz çocuklarımıza pasif gelir elde etmeyi nasıl öğreteceğiz?


Pasif gelir, sabit bir yöntem değildir. Bir sistem kurma becerisidir. Organize olma, kodlama, iş ve insan kaynağı yönetme becerileri de pasif gelir kaynağı yaratmak için önemlidir. Yani pasif gelir bir yaklaşım ve BECERİLER BÜTÜNÜDÜR!


Çocukların Pasif Gelir Kaynağı Yaratmaları için Onlara Öğretmemiz Gereken 5 Beceri:


1.Beceri: İşbirliği

Pasif gelir yaratmak için bir sistem kurmak gerekiyor. Günümüzde kurulan sistemlerin çoğu yazılıma dayalı teknolojilerdir. Fakat burada fikir olarak anlamamız gereken en önemli nokta, bir sistemin içinde farklı parçaların birbiriyle uyumlu olarak çalıştığıdır.


Bir saat düşünün. Tek başına yuvarlak bir tahta, pil, ve biri diğerinden daha kısa çubuklar tek başına bir şey ifade etmez. O çubuklar, yuvarlak tahtanın ve etrafındaki 12 adet sayının tam ortasındayken Akrep ve Yelkovan olurlar. Her bir parça tek başına bir şey ifade etmezlerken, bir aradayken saati oluştururlar. İşbirliği de buna benzer.



Çocuklarımıza, okullarda bilgi vermek yerine, işbirliğine dayalı oyunlar ve çalışmalar yaptırmalıyız. Böylece her bir çocuk bir sistem içerisindeki görevini yaparak büyük bir işin gerçekleştiğini görür. Bu da pasif gelir kaynağı yaratma fikrini anlamalarını kolaylaştırır. Yazılım da yapsa fiziksel bir iş de kursa, işbirliğine dayalı bir sistemin insanlar için daha fazla değer ürettiğini anlayacaktır.


Çocuklara işbirliği becerisini öğretmenin en iyi yolu; spordur.

2.Beceri: Yaratıcı ve Eleştirel Düşünme Becerisi

Öncelikle, otoritenin olduğu yerde yaratıcı ve eleştirel düşünce olmaz ama disiplinin olmadığı yerde ise HİÇ OLMAZ! Sadece okullarımızda değil, ailede başlayan bir değişim olması şart. Peki yaratıcı ve eleştirel düşünmek ne demek?


  • Sorulmayanı sormak, araştırılmayanı araştırmak, konuşulmayanı konuşmak ve bunları yaparken korkmamak demektir.

  • "NEDEN" sorusunu sorusunu baştacı etmektir.

  • Merak duygusunu körüklemektir.

Malesef okullarımızda, "Neden" sorusunu soran çocuklarımıza "Ukala!" diyoruz. Birazcık cesur olup öğretmenini eleştirene "Boş özgüvenli ya da şımarık terbiyesiz!" diyoruz. Fakat yanlış anlaşılmasın. Saygı ortamında gerçekleşmeyen ukalalık ve terbiyesizlikten bahsetmiyorum. Disiplin ortamında, öğretmenin başta olmak üzere kurallara tam uyulan bir eğitim ortamında eleştirmeyi ve sorgulamayı alışkanlık haline getirmemiz gerekir.


Çünkü pasif gelir kaynakları sınırsızdır. Pasif gelir kaynakları yaratmak; Kişinin yaratıcılığına, sistemi sorgulamasına, eleştirmesine, bambaşka pencerelerden olayları izlemesine ve "Neden" sorusunu sormasına bağlıdır.


Örneğin Michael Pritchard'a kadar, kirli suları temizlemek için ancak büyük tesisler kurulmalı fikri vardı. Kimse temiz suya ulaşmanın bir matara ile mümkün olabileceğini düşünmemişti. Fakat o Asya'daki büyük sel ve ABD'yi vuran Katrina Kasırgası'ndan sonra bir şeyler yapmalıyım dedi. Buyrun izleyin:


Michael Pritchard'ın yaptığı tam olarak pasif gelir kaynağına bir örnek değil. Fakat kendisi icadı sayesinde bir sistem geliştirmiş ve daha az maliyetle, kendisi orada bulunmadan, daha fazla insanın kolayca temiz su ihtiyacını karşılamasını sağlıyor.


Bu fikir eleştirel düşüncenin olmadığı bir yerde gerçeğe dönüşebilir miydi? Bunun cevabı çok basit: Michael Pritchard is an Englishman.


3.Beceri: Yılmazlık

Türkiye'de en çok kullanılan soyadların başında "Yılmaz" geliyor. Aslında "Yılmaz" olmak Türk tarihinde Türk'ün sahip olması gereken en önemli özelliktir. Beceridir.


Pasif gelir, oturduğun yerden para kazanmak değildir. Evet; ev alıp kiraya vermek ya da parayı faize koymak da pasif gelirdir ve yine insanlara belli bir fayda sağlar fakat bu iki yatırım içinde 6-7 haneli paralar gerekir. Piyango çıkarsa ne ala ama biz normal durumları ele alalım.


Bir sistem kurmak ve o sistemin işlemesini sağlamak için zihinsel olarak dayanıklılığa ihtiyaç vardır. Sorunlar ve yenilgiler karşısında dayanıklı olmak gerekir. Çocuklara pasif gelir kaynaklarını öğretmeden önce yılmamaları gerektiğini öğretmeliyiz.


Motivasyon denildiğinde akla Sammy Griner'in bu fotoğrafı geliyor.

Yılmaz becerisi, iç motivasyon ve özgüvenle doğrudan ilgilidir. Bir çocuğun kendi kendini motive edebilmesi için karakterini geliştirmesi gerekir. 15 yaşına gelmiş bir gencin yemeğini hale annesi yedirip okulda yaşadığı sorunları babası çözüyorsa iç motivasyondan bahsetmek mümkün değildir. Bir çocuk yaşı kaç olursa olsun sorumluluk alıp, sorunları karşısında çözüm arıyorsa iç motivasyonu ve özgüveni gelişecektir. Bu da yılmazlık becerisini ortaya çıkarır.


Sonuç


Geldik yine beceriye... Pasif gelir kaynakları yaratmak geleceğin işlerinden olacaktır. Tabi ki de fiziksel işler devam edecek, insanlar kas gücüyle çalışmalarını sürdüreceklerdir. Ama hiç kimse tek bir meslekle hayatını sürdüremeyecektir. Bunun sebebi, teknoloji bilgi ve veriyi işlemeye devam edecek ve makineler insandan daha iyi öğrenecek. Bir çok iş kolu yok olacak. Bu bir felaket senaryosu değil. Ama pasif gelir kaynağı yaklaşımını öğrenen toplumlar yaşamın sorunlarını çözecek ve hayata değer katacak sistemler kuracaklar. Bu zaten oluyor! İstiyorum ki;


Türk Milli Eğitim Bakanlığı kadrosunda yer alan bir Beden Eğitimi ve Spor öğretmeni olarak,

Dünya Şampiyonu Milli Karate Sporcusu olarak ve bir vatanperver olarak benim ülkem de bu geleceği kucaklasın ve yönlendirsin...


 
59 görüntüleme0 yorum

İlgili Yazılar

Hepsini Gör

Son Yazılarım

bottom of page